23 Temmuz 2011 Cumartesi

Fener'le kimse başa çıkamaz...

Bu satırların yazarı 2002 yılından beri oy kullandığı kongrelerde oyunu bir kere bile Aziz Yıldırım lehine atmamış bir Fenerbahçe Kongre Üyesi'dir.


Tıpkı Aziz Yıldırım'ın sorgulanma sürecinde Beşiktaş Adliye'sinin önünde toplanan kalabalıkta bildiğim onlarca kişi gibi...


Ya da itibarsızlaştırma tiyatrosunun rollerinden birini kapanların biber gazı sıkarak köprü yürüyüşünü bastırmaya çalıştığı onbinlerin içindeki binlerce kişi gibi...


İki gün önce Aziz Yıldırım maskesi takarak stada giden, basın tribününe en azından küfür eden ve sonra, karşı takıma ve hakeme en ufak bir saldırı teşebbüsü bulunmadan, sahaya atlayan onbinler gibi...


Aziz Yıldırım Fenerbahçe'nin başkanıdır. O'nu donla gömlekle evinden alınırken, sağlık kontrolünden geçirirken,, yükselen şekeri nedeniyle bilinçsiz sedyede yatarken, ya da sorgulanmaya alınan herhangi bir zanlıya uygulanan normal fotoğraf çekme prosedürü sonucunda çekilen resimlerini gazetelerin ana sayfalarında yayınlarken Aziz Yıldırım'ı itibarsızlaştırmaya çalışabilirsiniz.


İtibarsızlaştırılmaya çalışılan Aziz Başkan'ın bu itibarsızlaştırma sonucunda nasıl büyüdüğünü, gücüne güç kattığını şaşkınlıkla seyredersiniz.


Fenerbahçe karşınıza daha önce hiç olmadığı gibi tek yumruk çıkar. Divan Kurulu Başkanı kükrer, muhalif üyeler "yönetimin hizmetindeyiz" diyerek selam durur, Yıldırım'ı seven, sevmeyen her Fenerbahçe'li ayağa kalkar.


Anneciğim hayatında ilk defa bir forma almak için Fenerium'a doğru yola çıkar.

Fenerbahçe ile kimse başa çıkamaz.






1 yorum:

  1. zavallılık oderece içinize işlemişki sahtekarları dolandırıcıları düzenbazları savunur hale gelmişsiniz

    YanıtlaSil